Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Danimarka’daki aşırılık yanlısı bir kümenin Kur’an-ı Kerim’i yakmasına reaksiyon gösterildi.
Diyalog, müsamaha ve hürmet kıymetlerini pekiştirme gerekliliğinin vurgulandığı açıklamada, Suudi Arabistan’ın nefret, aşırılık ve dışlamayı yaygınlaştıracak her şeyi reddettiği söz edildi.
Libya Ulusal Birlik Hükümeti de kelam konusu saldırıyı kınadı.
Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Kur’an-ı Kerim’in yakılmasının bilhassa de ramazan ayında tüm dünyadaki Müslümanların hassasiyetlerini provoke eden ırkçı bir aksiyon ve açık bir taarruz olduğu kaydedildi.
Bu tehlikeli provokatif hareketin şiddeti ve nefreti körüklediğini belirtilen açıklamada, milletlerarası topluma, sorumluluklarını üstlenmesi, nefret telaffuzunun ve sistematik halde yapılan İslamofobi hareketlerinin karşısında durması daveti yapıldı.
Kuveyt Dışişleri Bakanlığı da yaptığı yazılı açıklamayla, Danimarka’nın başşehri Kopenhag’da Kur’an-ı Kerim’e yapılan akın şiddetle kınandı.
Saldırının, “Özellikle ramazan ayında dünyanın dört bir yanındaki Müslümanların hislerini kışkırtacak yeni bir provokatif adım” olarak nitelenen açıklamada, tüm ülkelerden ve milletlerarası kuruluşlardan, Müslümanların sembol ve kutsallarına yönelik tekrarlanan bu hareketlerin durdurulması ve faillerinden hesap sorulması için sorumluluklarını yerine getirmeleri istendi.
Fas Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada, Danimarka’da Kur’an-ı Kerim’e yapılan saldırıyı şiddetle kınadı.
Özellikle ramazan ayında bir milyardan fazla Müslüman’ın kutsallarına ve hislerine ziyan veren, kışkırtıcı ve menfur bir aksiyon halinde nitelendirilen akının “kabul edilemez” olduğu vurgulanan açıklamada, Danimarka makamlarına, bu tıp “sorumsuz, kışkırtıcı davranışlarla” çaba etmesi ve rastgele bir mazeretle bunun tekrarlanmasına müsaade vermemesi davetinde bulunuldu.
Katar ve Ürdün de daha evvel yaptıkları açıklamalarla saldırıyı kınamıştı.