Faik Öztrak bir tweet atmış; “Saray 21 yılda 2,561 trilyon dolar vergi topladı, 149 milyar dolar içeriden ve dışarıdan borç aldı, atadan kalma kurumları 63 milyar dolara sattı, toplam 2,773 trilyon dolar yedi” diyor.
AK Parti 2002 yılında iktidara geldiğinde hükümeti devraldığı DSP (bugünkü CHP kadroları) koalisyon hükümetinin Hazine Müsteşarı Faik Öztrak’tı.
Şimdiki gençlerin çok az hatırladığı; Z neslinin görmediği; 40’lı yaşların üstündeki jenerasyonun ise unutamadığı 2000’li yılların başına gidelim; biraz nostalji yapıp hafızayı tazeleyelim.
AK Parti iktidara geldiğinde Türkiye’nin o günkü ekonomik tablosuna bir bakalım.
2002 yılı sayıları:
TL’den şimdi 6 sıfırın atılmadığı 2002 yılı bütçesinde sarfiyatlar 115,70 katrilyon lira (77,13 milyar Amerikan Doları – 2002 yılında ortalama dolar kuru 1,5 milyon lira civarındaydı.
Gelirler 75,60 katrilyon lira (50,40 milyar Amerikan Doları) ve bütçe açığı da 40,10 katrilyon lira (26,73 milyar Amerikan Doları) seviyesindeydi.
2002 yılındaki hükümetin Türkiye’de 66 milyon vatandaşı için yaptığı harcamalar 63,8 katrilyon lira iken yalnızca faize ödenen para 51,9 katrilyon lira idi. Yani toplanan vergilerin %68,65’i faiz ödemesine gitmiş.
2002 yılında Türkiye 40.1 katrilyon lira (26,73 milyar Amerikan Doları) ek borçlanmak zorunda kalmıştır. Bütçe açığının toplanan vergilere oranı da %52,91 düzeylerine çıkmıştı.
2002 yılında Gayri Safi Ulusal Hasıla (GSMH) 359,4 katrilyon lira (239,60 milyar Amerikan Doları) ve kamu net borç stoku 215,30 katrilyon lira (143,53 milyar Amerikan Doları) idi. Kamu net borç stokunun gayri safi ulusal hasılaya oranı %59,90 düzeyinde idi.
Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası bilgilerine nazaran, Satınalma Gücü Paritesi’ne (SGP) nazaran hesaplandığı vakit Türkiye’de kişi başına düşen gayri safi yurt içi hasıla (KBGSYH), 2002’de 6 bin 737 Amerikan Doları idi. 2002 yılında satınalma gücü paritesiyle 426 milyar Amerikan Doları gayri safi ulusal hasıla ile (SGP-GSMH) Türkiye iktisadı dünyada 19’uncu büyük iktisat idi.
Şimdi de 2022 yılı sayılarına bakıp bir kıyaslama yapalım.
2022 yılı Ocak-Aralık devrinde merkezi idare bütçe sarfiyatları 2 trilyon 941,4 milyar TL, bütçe gelirleri 2 trilyon 802,4 milyar TL ve bütçe açığı 139,1 milyar TL olarak gerçekleşti. Ayrıyeten, faiz dışı bütçe sarfiyatları 2 trilyon 630,5 milyar TL ve faiz dışı fazla ise 171,8 milyar TL olarak gerçekleşti. 311 milyar TL faiz ödenmiş. Faize ödenen paranın toplanan vergi gelirlerine oranı %11,10 düzeylerine düşmüştür. Bu oran 2002 yılında %68,65’ti.
Bütçe açığının toplanan vergilere oranı %4,96 düzeylerine düşmüştür. Bu oran 2002 yılında %52,91 düzeylerindeydi.
2022 yılında hükümetin Türkiye’de 85 milyon vatandaşı için yaptığı harcamalar 2.63 trilyon Türk Lirası iken; faize ödenen para 311 milyar Türk Lirası olmuştur. 2002 yılında faize ödenen para vatandaş için harcanan paranın %81,34’ü kadar iken bu oran 2022 yılında %11,82 düzeylerine düşmüştür.
2022 yılında GSMH 15,06 trilyon Türk Lirası (905,50 milyar Amerikan Doları) ve kamu net borç stoku 2,52 trilyon Türk Lirası (148,35 milyar Amerikan Doları) düzeyine çıkmıştır. Faik Öztrak’ın sav ettiği üzere 149 milyar dolar içeriden ve dışarıdan borç alınmamış. Kamu net borç stoku tıpkı düzeylerde kalmıştır. Ulusal gelir yaklaşık 4 katına çıkmışken kamu net borç stoku birebir düzeylerde kalmıştır.
2022 yılında kamu net borç stokunun gayri safi ulusal hasılaya oranı %16,38 düzeyinde düşmüştür. Bu oran 2002 yılında %59,90 düzeyinde idi.
IMF’nin Ekim 2022 tarihli Dünya Ekonomik Görünümü datalarına nazaran 2021 yılında satın alma gücü paritesine (SAGP) nazaran Türkiye’nin GSYH’si 2 trilyon 954 milyar Amerikan Doları’na yükselmiştir. Türkiye’de kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasıla (KBGSYH), 2002’de 6 bin 737 Amerikan Doları iken 2021 yılında 35,166 Amerikan Doları düzeyine yükselmiştir. 2021 yılında Türkiye iktisadı dünyada 11. Avrupa’da ise dördüncü sıraya yükselmiştir.
Peki sayılar bize ne anlatıyor. Bir örnek ile kısaca şuna bakalım:
2002 yılında eğitim bütçesi 7,5 katrilyon lira (5 milyar Amerikan Doları) düzeyinde iken bugün 2023 bütçesinde eğitime ayrılan sayı 651 milyar Türk Lirası (32,55 milyar Amerikan Doları) düzeyine yükselmiş ve bu sayı Amerikan Doları bazında 6,5 katına çıkmıştır.
Ulaştırmada, sıhhatte, adalette, güçte, savunma sanayiinde ve öbür alanlarda misal sayıları görebiliriz.
Faik Öztrak aslında bir şey söylüyor. Diyor ki AK Parti hükümetleri 21 yılda Türkiye için çalıştı ülke iktisadını büyüttü. Gayri safi ulusal hasılayı nominal olarak 15,06 trilyon lira düzeyine çıkardı. Büyüyen bu ekonomik bilgiler sonucu 21 yılda toplanan 2,56 trilyon Amerikan Doları vergi gelirleri ile ülkemize çok büyük hizmetler yaptı. Bu paralar eğitime, sıhhate, adalete, ulaştırmaya, savunma sanayiine, güce ve öteki alt ve üstyapıya harcandı. Bu para ile okullar, hidroelektrik santralleri, havaalanları, köprüler, otobanlar, hastaneler, okullar, üniversiteler ihalar, sihalar tanklar toplar ve daha onlarca hizmetler yapıldı.
Türkiye artık eski Türkiye değil. Türkiye iktisadı büyüdü. Faiz lobilerinin ülkeyi sömürdüğü günler geride kaldı.
Maalesef 7’li koalisyon bizi tekrar eski karanlık günlere götürmek istiyor ancak Türkiye’nin artık ne kaybedecek parası ne de vakti var.