Kosova Başbakanı Albin Kurti, çarşamba günü gerçekleştirilen bakanlar konseyi toplantısında ülkenin kuzeyinde son günlerde meydana gelen olaylara ait açıklamalarda bulundu. Kurti, yaşananların Kosovalı Sırpların siyasi plüralizm kazanmalarının kıymetini ortaya koyduğunu ve ülkesindeki etnik Sırpların Sırbistan’ın vesayetinden kurtarılmaları gerektiğini söyledi.
Kurti, 24 Eylül pazar günü Kosova’nın kuzeyinde Sırpların ağır olarak yaşadığı Zveçan Belediyesi’ne bağlı Banjska Köyü’nde yaşananların, Kosova Sırbistan hududunda güvenliği sağlamanın ve hudut denetiminin zorluğunu ve bu mevzuda memleketler arası toplumun dayanağına gereksinim duyulduğunu ortaya koyduğunu söyledi.
Kurti, Kosova-Sırbistan sonunun bilhassa kuzeyde uzun ve dağlık bir bölge olmasının Belgrad’ın istekleri nedeniyle özellikle tehlikeli ve güçlü olduğunu söz etti. Kosova’daki en büyük Sırp partisi pozisyonundaki Sırp Listesi’nin Lider Yardımcısı Milan Radoicic’in Kosova polisiyle çatışan terörist kümede yer almasını da kıymetlendiren Kurti, “Bu durum, Kosova’daki Sırpların siyasi plüralizminin hayati ehemmiyetini ortaya koydu. Plüralizm olmadan demokrasi ve özgürlük olmaz. Kosovalı Sırplar, Sırbistan’ın vesayetinden kurtarılmak zorunda” diye konuştu.
Banjska köyündeki tarihi Ortodoks manastırının Kosova Cumhuriyeti’nin kanunlarıyla korunan bir kültür mirası olduğunu söz eden bakan, manastırın terörist küme tarafından sığınak olarak kullanıldığını ve tarihi yapıya büyük ziyan verildiğini tabir etti.
Silahlı küme daha sonra Banjska Manastırı’na sığınarak burada polisle çatışmaya devam etmişti. Kosovalı yetkililer, çatışmada üç saldırganın öldürüldüğünü açıklamış, 25 Eylül’de ise bir saldırganın daha cansız vücuduna ulaşıldığı duyurulmuştu.
