Yakaladığı ivme ile Avrupa’nın 6’ncı büyük rüzgar gücü pazarı haline gelen Türkiye, bu potansiyeli değerlendirip 3’üncü sıraya yükselebilir. Türkiye’de hem karada hem de denizde toplam 150 bin megavattan fazla rüzgar gücü potansiyeli olduğu hesaplanıyor. Günümüzde yıllık elektrik tüketiminin ortalama yüzde 11’i rüzgardan karşılanıyor. Dönemsel olarak rüzgar gücünün elektrik üretimindeki hissesi yüzde 25’e kadar yükseliyor. 2022 yılını rüzgar bölümü açısından ümit veren gelişmelerle tamamlayan Türkiye, rüzgar konseyi gücünde Avrupa’da 6’ncı sıraya yükseldi.
Rüzgar gücünde, heyeti gücün yılda ortalama 3 bin megavat artış gösterebileceği potansiyel bulunuyor. Bu artış ivmesinin hayata geçirilmesiyle Türkiye yakın periyotta Avrupa’da birinci 3’e girebilir. Türkiye’nin potansiyelinin artmasındaki en değerli faktörlerden birisi de rüzgar gücü teknolojisinde yaşanan süratli ilerleme. Hâlihazırda Türkiye, rüzgar santrallerinde kullanılan kanatlardan kulelere, jeneratörlerden dişli kutularına kadar binlerce parçayı dünya standartlarında üretip, memleketler arası piyasadaki üreticilere sevk etme kabiliyetine sahip. Bunun yanı sıra yenilenebilir güçte ve rüzgar gücünde konseyi gücün artırılmasını hedefleyen güçlü bir kamu iradesi de bulunuyor.